Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde 11. Kalkınma Planı Tanıtım Toplantısı’nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
“Adalet ve kalkınmayı iki temel önceliğimiz olarak belirledik”
İnsanlık daha iyi bir hayatın arayışı içerisinde olmuştur. Kalkınma yarışı büyük bir rekabet içerisinde devam etmektedir. Biz de milletimize hizmete talip olurken adalet ve kalkınmayı iki temel önceliğimiz olarak belirledik.
Tüm potansiyeli ile milletimize inanarak yola çıkmıştık. Nitekim 15 yıllık iktidarımız boyunca elde ettiğimiz başarılar tüm Cumhuriyet tarihinin üzerine çıkmıştır.
Bu süreçte fırsatları ve riskleri en iyi şekilde dengeleyip, kaynakları azami ölçüde değerlendiren ülkeler hedeflerine ulaşabilecekler. Bunu yapamayan devlet ve toplumlar ise gerilemeye devam edeceklerdir. Amaçlarımıza ulaşmanın en önemli amacı, planlamadır.
Acil eylem planımız, 9. ve 10. kalkınma planımız, vizyon 2023 belgemiz en somut belgedir. Bugün bölgemizde ve tüm dünyada yaşanan gelişmeler bunun örnekleri ile doludur.
“2053 ve 2071 vizyonlarını kendimize ufuk çizgisi olarak belirledik”
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmek için 2023 vizyonumuzu geliştirmiştik. Bugün 2023’e beş kala artık daha uzun soluklu hedefleri benimseme, ortaya koyma aşamasındayız. 2053 ve 2071 vizyonlarını kendimize ufuk çizgisi olarak belirledik. Bu ufka doğru emin adımlarla yürürken daha ziyade orta vadeli bir planlamayı ifade eden 2033’ü de gündemimize aldık.
“Ulaştırma yatırımlarımız ile uzağı yakın ettik”
Türkiye 2002 yılında 17 milyar liralık kamu yatırımı yapıyordu. Hükümetlerimiz döneminde bu rakamı 7 kat artırarak 2017 yılında 128 milyar liraya çıkardık.
Yatırımları kamu-özel olarak yaptırdık. Türkiye’deki dönemimiz içerisinde yaptırdığımız havalimanlarının tamamı böyle. Özellikle ulaştırma yatırımlarımız ile uzağı yakın ettik 6 bin 100 kilometre olan bölünmüş yol ağı uzunluğunu biz 2002’den sonra 26 bin kilometreye çıkardık. 2002’de ülkemizde bulunmayan yüksek hızlı tren hatlarını 2017 yılında bin 2013 kilometreye çıkardık.
“Bu yılın sonuna kadar tüm illerimize doğalgaz ulaşacak”
2002 yılında 6 ifde doğalgaz kullanılırken şu anda 78 ilimizde doğalgaz kullanma imkanı var. Bu yılın sonuna kadar tüm illerimize doğalgaz ulaştırmayı planlıyoruz.
“600 projeyi yüzde 65’in üzerinde yerlilikle sürürür hale geldik”
Savunma sanayimizdeki hamleler, 2002 yılında ülkemizde 66 savunma projesi yaklaşık yüzde 20 yerlilik oranı ile yürütülüyordu. 2017 yılında 600 projeyi yüzde 65’in üzerinde yerlilik haliyle sürdürür hale geldik.
“Kötü komşu ev sahibi yapar”
Şu anda Afrin’de zırhlı taşıyıcılarımız var ya, bunların neredeyse tamamı yerli. Bizim silahlı insansız hava araçlarımız var ya, bunların neredeyse tamamı yerli.Hani bir söz var ya; kötü komşu ev sahibi yapar. kötü komşular bizi hamdolsun silahlı ve silahsız hava aracı sahibi yaptılar.
Eğer şu anda bunu biz kendimiz üretiyor olmasaydık, ‘Bir tane insansız hava aracımız düşse ne olur’ diye düşünürdük. Ama şimdi düşünmüyoruz. Düşürürseniz düşürün be. İkincisi de üçüncüsü de dördüncüsü de var, gelin.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hani bir söz var ya; kötü komşu ev sahibi yapar. Kötü komşular bizi en sonunda hamdolsun silahlı ve silahsız insansız hava aracı sahibi yaptılar.https://t.co/AumKUUFJGA pic.twitter.com/R4HWhBbQTy
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 21 Şubat 2018
“İnsansız tank üreteceğiz”
Biz buraya geldik, daha iyiye taşıyacağız. Biz insansız tankları da üretir hale gelmemiz lazım ve bunu da yapacağız. O tür şeyleri düşünmeyeceğiz. Artık bu teknolojiyi yakalayan ülke konumuna geliyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: İnsansız tankları da üretir hale gelmemiz lazım ve bunu da yapacağız.https://t.co/AumKUUFJGA pic.twitter.com/dc0FM6iwpa
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 21 Şubat 2018
Biz bu nüfusunun kıymetini bilmemiz lazım. eğitim sanayi işbirliği programlarımızı daha da geliştirerek, hedeflerimize adım adım ulaşacağız. Bu noktada asla geri durmayacağız.
Afrin’de birilerine muhtaç durumda olsayduk bu noktaya gelemezdik. Kendi göbeğimizi kestik ve 1780 teröristi etkisiz hale getirdik.
Dün güneyde bir girişimde bulunmak istediler. Toplarımız, SİHA’larımız gerekeni yaptı. Geri dönmek zorunda kaldılar.
GDO’lu ürünler
GDO’lu ürünler noktasındaki hassasiyetimizi artırmamız lazım. Devlet olarak birinci derecede bu bizim sorumluluğumuzda. Hükümet olarak bu konuda atacağımız adımların hassasiyetini özellikle ifade etmek istiyorum.
“İlaç sanayisinde darbeler yedik”
Kimyasalın ağırlıkta olduğu üretimler sebebiyle ilaç sanayisinde darbeler yediğimize inanıyorum. Bu konunun üzerinde bence hocalarımızın durması lazım. Biz kimyasaldan doğala mı gideceğiz, doğaldan kimyasala mı gideceğiz, bunlar üzerinde de bir çalışmanın yapılmasının gereğine inanıyorum.
Leave a Reply
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.